Eğlence sektörü, gazinolar ve televizyon programları başta olmak üzere ömrünün çoğunu sanatla yoğurmuş olan bir yıldız daha aramızdan ayrıldı. Seyfi Dursunoğlu, Koah hastalığı ile mücadelesinde yenik düştü. O bizim huysuzumuzdu.
Sivri dilli olmayı, hazırcevaplığı, sahne adabını, nüktedanlığı biz ondan gördük. Her konudaki meziyetleriyle taklidi olmayan bir yıldız bizim için.
Onu yeniden yapıtları, eserleri ve bizlere bıraktıklarıyla anarken bir de doğum haritasında bu yolculuğa çıkalım istiyorum. Seyfi Bey aslen Bayburtlu fakat doğum yeri Trabzon.
Uzun yıllar memuriyet hayatı sürdürmüş biri. Mc noktasının Boğa burcu oluşu para ve değer yönetimi üzerine bir sektör içinde olacağını özetliyor.
Boğa’nın yönetici gezegeni Venüs ise Aslan Burcu’nda. O, sahnelere, alkışlara yakışır bir doğanın burcuna Aslan’a ait. Ve o yıllarda bunu başarabilmesi, memurluğu bırakıp sahnelere girmesi zorken, zoru başarmış ve yavaş yavaş başarı merdivenlerini çıkmıştır.
Çok iyi bir gözlemci olduğunu biliyoruz fakat her kesimin gıptayla seyrettiği hazırcevaplılığı ne veriyor dersiniz?
İletişim, aktarım, kavrama, kabiliyetler, beceriler, konuşma, nüktedanlık temsili Merkür gezegeni terazi burcunda. İki ana ışık kaynağının arasında. Terazi ise politik davranmak, karşı tarafın düşüncelerini önceden sezinlemek, B tarafını görebilmek demek.
Seyfi Bey, Huysuz’u sahnelerken üç şeye dikkat ettiğini söylerdi hep.
Spor, inanç ve siyaset hassas alanlar derdi. Bu konuları sahneye taşımamaya özen gösterdiğinin altını çizerdi. Hassas çizgileri korumamız gerektiğini vurgulardı.
Verdiği röportajlarında da kimseyi incitmeden sadece icra ettiği sanatı ile eleştirilere açık olduğunu, siyasi bir duruşun yanlı taraftarların arasında kendisini konumlandırmamamız gerektiğini belirtmiştir hep.
Sivri dilli oluş ve hazır cevaplık nereden geliyor dersek Merkür’üne uyumlu bir arkadaşlık (sextile) açısı kuran Mars’ının olduğunu kavrarız. Mars hızlılık katar, dokunduğu gezegene. Ayrıca sivrileştirir, keskinleştirir o gezegenin konularını. Yani Seyfi Bey’in becerileri, konuşma dili Mars sayesinde sivrileşiyor ve düşünceleri yine Mars sayesinde hızlanıyor diyebiliriz.
Fakat Mars rahat bir pozisyona değil. Hep 12. Evde hem de aslan burcunda. Güneş ile uyumlu açısını da göz önünde bulundurursak Seyfi Bey’in kendi olduğu zaman bu becerileri ortaya çıkartmakta zorlanacağını düşünebiliriz.
İçten düşünür, arkadaşlarının yüzüne güler fakat arkasından yanlışlarını düşünür, kızar, küser diyebiliriz. Fakat esip gürlemesi hep kendi içinde kalır, bir türlü aman kırılmasın, aman bozulmasın diye uyumu bozmamak adına o kişi ile husumetini paylaşmayı yeğlemezdi.
Ne oldu da Huysuzlandı?
Burada 12. Evin gücünü görebiliriz aslında. Kendi dışında başka bir kimlik yaratıp o kimliğin arkasına saklanarak kendi düşüncelerini nükteli bir şekilde ortaya çıkarması tüm bu etkileşimden kaynaklanıyor. Güneş: kimlik; 12. Ev: hayali ürün; Aslan: sahne, Mars: Sivrilik; Merkür: İfade biçimi; Terazi: Sanat, Venüs yine sanat ve Aslan’daki Venüs nüktedanlık örneği diyebilir miyiz?
Bu süreçte tüm bu sembolleri çalıştırmayabilirdi de. Kendi iradesi, kendi seçimleriyle belki de memuriyet hayatına devam ederdi. Onu hiç tanımayabilirdik de. Kendi kaderine de küsebilirdi. 12. Ev sembolleri, zorlu agresyon, pasif agresif bir yapı vb. süreçler onun daha hızlı tükenmesine de neden olabilirdi.
O, tüm bu zorlukların yönünü değiştirmeyi huysuzlanan bir karakterle başardı.
İyi ki de huysuzlandı… Her kaybın bize gösterdiği kıymet bilmez tavrımız yine gündemleşecek ve uzunca bir süre Seyfi Bey’i yaptıklarıyla, hayatıyla, miraslarıyla anacağız ama bu süreç bittikten sonra da onu unutmayacağımızı biliyorum…
Özel insanlar asla unutulmazlar…
Sevgili Seyfi Dursunoğlu,
Yıldızın her daim parlayacak…
KENAN YASİN BÖLÜKBAŞI
ASA Dip. ISAR Cap. MAPAI, OPA Member
Danışmanlık için:
Whatsapp: +90 0533 816 56 88
E-mail: astroyasam@gmail.com
Comments